ÖRDEKLERDE ÇİPUMA HASTALIĞINDAN KARBÜRATÖRDE JİKLE AYARINA KADAR HER KONUDA HUYSUZLANABİLME YETİ'SİNE SAHİP BİR ŞAHIS. ONEMLİ YANİ...

Cumartesi, Ağustos 02, 2003

HOY - 03

+ Kayahan’ın severek dinlediğim bir şarkısı var...”Ne oldu can?”...Çok iyi ve her seferinde daha da çok severek dinliyorum ancak bu şarkının bir erkek sanatçı tarafından söylenmemesi lazım...

Ya bir bayan söylemeli ya da pasif eşcinsel bir sanatçımız tarafından icra edilmeli...Şarkı sözleri bir erkek tarafından söylenmeyecek bir satır içeriyor..”Hani senin cananın bendim” Ali Püsküllüoğlu’nun Türkçe Sözlüğü bakın ne diyor:

canan:a.Far.esk. (kadın) sevgili

Demek ki bir bayanın bir erkeğe söylemesi gereken bir laf bu laf...”Can” kelimesi de aslında bende erkeği çağrıştıyor...

Okulda ayrı yumurta ikizi kardeşlerimiz vardı..Erkek olanının adı Can, kız olanının Canan’dı, herhalde oradan kalan bir bilgi, Can için erkek, Canan için bayan cinsiyetini yakıştırıyorum.

Hatta bu konuyu da kötü bir espri yaparak savunmak istiyorum...
Bu şarkının İngilizce’si nasıl olurdu? “What Happened, John?”...

E, takdir edersiniz ki John erkek adı (bknz.John Wayne, John F.Kenedy vb.)...(Şimdi bazı kendini bilmezler Joan Crawford veya Joan Baez’den esinlenip “What happened Joan?” olarak da söylenebileceğini iddia edeceklerdir ama bu ismin “can” sesini çıkartmadığı gün gibi belli)...

Zamanında rahmetli Cenk Koray’ın yaptığı bir huysuzluktan yola çıkıp ben de aynı huysuzluğu yapmak istiyorum...(Kendisi de o zamanlar çok meşhur “Ben sana yandım Zühtü” türküsünü söyleyen erkek türkücülere takmıştı)...

Siz hiç batı dünyasında bir erkek sanatçının “I love you Edward”, “I want to kiss you Timothy” diye şarkı söylediğini, veya bir bayan sanatçının “I want to sleep with you Cristella”, “How can I miss you, if you don’t go away Marianne?”, “My bed is a desert without you, Francesca” diye şarkı çığırdığını duydunuz mu?

Neyse, Kayahan’a “geçmiş olun” diyor, kameralarımızı tekrar Boğaz’a çeviriyoruz...

+ Çelik’in “Dongi, dongi” şarkısı ile dalga geçenler büyük ayıp ediyor (şarkının gerçek adını bilmiyorum, hani nakarat kısımlarında “Dongi, dongi, dongi, dongi dongi doooo” diyor....)

İnsanlar bunun ne anlama geldiğini çözemedikleri zaman birşeyler uydurmaya çalışmışlar, hatta Nihat Sırdar ve Sivrisinek programlarında “aslında Çelik’in sevgilisine ‘don giy’ demek istediği zevzekliğini yapmışlar..Ayıptır...Meğer Dongi, Endonezya’da bir ormanın adı imiş ve oralarda ağaç katliamı yapılıyormuş...

Çelik, dünyanın ilgisini oraya çekerek çevreci bir mesaj vermiş (olabilir, bilemiyorum, umarım öyledir...yani öyle olsa iyi olur, yoksa kız arkadaşına mesajlarını bizim üzerimizden vermesin)

Neyse, ve Çelik’e su veriyor, kameralarımızı tekrar Boğaz’a çeviriyoruz...

+ Konu soğudu ama gene tarihe not düşmek adına lafını etmeden bırakmıyayım...Ahmet Altan’ın Aldatmak kitabı hakkında kopartılan fırtınaları anlamıyorum (tabi ben bunu yazarken ortada fırtına kalmadı ama olsun, bu sitenin gündemi ne kadar geç takip ettiği Web’lerin Efendisi’nin sorunu)..

Ahmet Altan günlük yazılarında yazdığı erkek-kadın ilişkilerini bir roman formatında toparlamış..Eğer A.Altan’ın gündelik yazılarını seviyorsanız bu kitabı da seversiniz, yok, bunları sevmiyor, kabul etmiyor, değer vermiyorsanız bu kitabı da sevmez, okumazsınız olur biter...

A.Altan’ın da “bakın ben çok orijinal bir konu ile geliyorum” dediğini sanmıyorum..Sadece konuya bakarak “bu konu çok işlendi, hacı” deyip eleştirmek çok saçma.Önemli olan o konunun nasıl işlendiği, yoksa insanî ilişkilerle ilgili her şey Shakespear, William ve Asimov, Isaac tarafından yazıldı ve bütün konular onları tekrar ediyor...

Olaya böyle bakarsak hiç yeni kitap yazılmaması lazım...Olur mu böyle şey?Olmaz böyle şey...

Neyse, yazıya son veriyor, kameralarımızı tekrar Boğaz’a çeviriyoruz...

Bu yazının tavsiyesi:Vedat Özdemiroğlu’nun İletişim Yayınları’ndan “Selam Dünyalı, Ben Türk’üm” kitabını şiddetle tavsiye ediyorum...(Benden istemeyin, bende yok..Ben de Remzi Kitabevi’nde ayaküstü okudum...)

Toplumsal ahlakın sopası üzerinize olsun...

1 Comments:

Anonymous Adsız dedi ki...

Hi! Just want to say what a nice site. Bye, see you soon.
»

2:02 ÖÖ

 

Yorum Gönder

<< Home